Beni Instagram hesabımdan takip edebilirsin 🙂

Instagram hesabım

Sirkadiyen Ritm Nedir?

Sirkadiyen Ritm Nedir?

Sirkadiyen Ritim kavramını bir şekilde duymuşsunuzdur, özellikle de sağlıklı yaşam ile ilgileniyorsanız. Ben bir kaç yıl önce Dr Ayşegül Çoruhlu’nun sosyal medya paylaşımlarında rastlamaya başladım. Özellikle iki yıldır başka sağlıkçılar da bahsetmeye başladılar ve sirkadiyen ritim bir şekilde hayatımıza girdi. Bir yıl önce Ayurvedayla ilgilenmeye ve öğrenmeye başladığımda aslında bu binlerce yıllık tıp bilimi ve yaşam sanatında da sirkadiyen ritmin yer aldığını gördüm, önemini ve nedenlerini çok daha iyi anlamaya başladım. İşte bu yazıda bu kavramı, hem bilimsel hem Ayurvedik bakış açısıyla toparlamaya çalışacağım.

Biliyoruz ki; Ayurveda’da var olan sağlığımızı korumak, hastalığımızı tedavi etmekten çok daha önemlidir. Önleyici bir tıp sistemi olarak Ayurveda; yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarını bu prensip doğrultusunda oluşturur.

Ayurveda ile bedenen ve zihnen dengeli ve sağlıklı yaşayabilmek için günlük rutinlerlerden (Dinacharya) ve mevsimsel rutinlerden (Ritucharya) faydalanmayı öğreniriz.
Ayrıntılı Günlük Rutinler (Dinacharya) yazım için tıklayın.

Tüm canlı ve cansız varlıklar, 5 büyük elementin (Boşluk, Hava, Ateş, Su, Toprak) sonsuz farklı oranlarındaki kombinasyonlarından oluşmuşlardır. Bu kombinasyonlar 3 farklı enerji başlığında toplanırlar, bunlara Dosha’lar denir: Vata, Pitta ve Kapha. Aynı şekilde 24 saatlik bir günün içinde de, 12 aylık bir yılın içinde de bu 3 Dosha enerjisi dönüşümlü olarak baskın olur.
Dosha’larla ilgili yazım için tıklayın.

İşte biz, bu gün ve mevsim döngülerine, özelliklerini bilerek uyum sağlayabilirsek sirkadiyen ritme göre yaşarız ve dengemizi kolay kolay kaybetmeyiz, dolayısıyla hastalıklarımızı önleyebiliriz ve olası durumda tekrar dengelenmek için ne yapacağımızı biliriz.

Peki bu sirkadiyen ritim nasıl çalışıyor, fiziksel bedenimizde karşılığı ne? Sirkadiyen ritmin sağlığımız üzerinde nasıl bu kadar önemli olduğunu anlayabileceğimiz bilimsel bir açıklamayı aşağıya ekledim.

Sirkadiyen Ritim Nedir ve Nasıl Etki Eder? 

Günlük yaşamımızda etkisi altında kaldığımız başlıca birkaç ritim vardır. Bunlar ultradiyen, sirkadiyen, infradiyen ve sirkannual ritmlerdir. Günde birden fazla döngüsü olan ritimlere ultradiyen ritimler denir. Sirkannual ritimler yaklaşık bir yıllık ritimlerdir. Bir günden fazla süren, örneğin; haftalar ya da aylar süren ritimler de infradiyen ritimler adını alır. Sirkadiyen ritimler ise yaklaşık bir gün sürer (Latince: circa=yaklaşık, dies=gün). Bunlardan en önemlisi beynimizde ön hipotalamusta yerleşmiş olan suprakiazmatik çekirdeğin (SCN) kontrolündeki sirkadiyen ritmimizdir. Sirkadiyen ritim, biyolojik saat olarak da adlandırılır ve 24 saatlik bir zaman ölçeği üzerinde belirlenebilen değişiklikler ile karakterizedir. Bu saat aynı zamanda organizmanın çevreye uyumuna yardım eder ve uyku-uyanıklık düzeninin ayarlanmasından sorumludur. Retinaya ışık gelmesi ile “retinohipotalamik yol” adı verilen bir sinir demeti üzerinden SCN aktive olur. Ayrıca, retinadan SCN’ ye dolaylı bir yol da bulunmaktadır. Bu yol, optik sinirlere giden görme uyarılarının genikulat çekirdek adı verilen bölgelerdeki nöron ağları tarafından SCN’ye yönlendirilmesi sayesinde oluşur. Bu yollarla retinadaki ışık durumundan haberdar edilen SCN, diğer beyin bölgelerini uyararak canlının vücut ritimlerinin düzenlemesini sağlar. Sirkadiyen ritimler hücre döngüsü proteinlerini, büyüme faktörlerini, pıhtılaşma faktörlerini, immün fonksiyonları ve birçok genin ekspresyonunu düzenlemektedir. Sirkadiyen mekanizmalar doku büyümesi, kan basıncının kontrolü, kalp atımı ve kan şekerinin düzenlenmesi gibi önemli fizyolojik işlemler ile doku homeostazında kritik rolü olan hücresel yolaklarda önemli yere sahiptir. (Kaynak: Dicle Tıp Dergisi)

Kısaca gün içinde oluşan ışık değişiklikleri (aydınlık-karanlık) gözlerimiz aracılığıyla beynimizin önünde bulunan Hipotalamus’u uyarıyor ve yukarıca bahsedilen bir çok etkileşim ile kan ve kalp faliyetlerinden bağışıklık sistemimize kadar hayati sistemleri onarıyor ve düzenliyor. Hücrelerimiz buna göre yenileniyor, ve bunu bedenimiz dinlenirken yani uyurken yapıyorlar. İşte bu yüzden uyku çok önemli. Gece 22:00-02:00 saatleri arası bedenimiz yenilenerek diğer güne hazırlanırken, 02:00-04:00 saatlerinde de zihnimizi temizliyor, dengeliyor ve dinlendiriyor. 22:00’de uyuyamıyorsanız da özellikle hastayken erken yatmak iyileşmek için en güzel yöntem. Ben en geç 23:00’de uyumaya çalışıyorum ve düzenli yapabildiğimde gerçekten çok faydasını görüyorum.

Not: Tabii ki çok düzenli olmayabilirsiniz. Şehir hayatının hızlı ritmi ya da iş yoğunluğu ve saatleri maalesef doğamıza aykırı yaşamamıza yol açıyor. Mümkün olduğunca sirkadiyen ritme göre yaşamaya çalışılmalı ancak yapamamanın yarattığı suçluluk veya pes etme duygusuna teslim olmayın. Her gün yapamıyorsanız, haftaiçi uygulayın ama haftasonu rahat olun mesela, ya da haftanın bir kaç gününü belirleyin, her gün olmasa da bir düzeniniz olsun. Bunu sağlıklı yaşamak için yapıyorsunuz, strese daha çok girip sağlığınızı bozmaya devam etmek için değil…

Sirkadiyen ritmin bedenimizde nasıl işlediğini anlayınca, Ayurvedada anlatılan günlük ve mevsimsel rutinlerin önemini çok daha iyi kavrarız. Ayurveda ve Yoga binlerce yıl önceden beri var olan bilimler. Batı dünyasının onları yeni yeni keşfediyor olması gerçekliklerini değiştirmez. Bizlere kendimiz tanıma ve doğru kullanma kılavuzu sağlıyorlar. Artık bunlardan mümkün olduğunca faydalanma zamanı gelmedi mi sizce de?

Son olarak Ayurveda’nın Sirkadiyen saatleri nasıl açıkladığına bakalım. Ayurveda 24 saati, en başta anlattığım elementler ve onların oluşturduğu enerjilere göre ayırır.

Dosha’lara Göre Saatler:

02:00-06:00 ve 14:00-18:00 saatleri arası Vata Dosha etkindir. (Boşluk ve Hava Elementleri)
06:00-10:00 ve 18:00-22:00 arası Kapha Dosha etkindir. (Toprak ve Su Elementleri)
10:00-14:00 ve 22:00-02:00 arası Pitta Dosha etkindir. (Ateş ve Su Elementleri)

İşte bu Dosha’ları ve özelliklerini anlarsak, şimdi sosyal medyada ya da kitaplarda anlatmaya çalıştıkları sirkadiyen ritim kavramına çok daha derinden dalma fırsatı çıkar bize. Bu yaşama sanatıdır. Ben keyif aldığım ve faydasını gördüğüm şeyleri mümkün olduğunca paylaşmaya çalışıyorum. Lütfen siz de paylaşın. Salgınla ve savaşlarla boğulan insanlığın ve gezegenin doğru yaşamaya çok ama çok ihtiyacı var.

Sevgiyle ve Saygıyla Namaste,
Natalie Yanyan

No Comments

Post A Comment